İZELMAN İHALESİ DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ!
İhalenin koşulları var, ihale sonuçlanmadan bu şekilde yaygara koparılmasının nedenlerini kendimce düşünmeden, edemedim.
Acaba Pervin Şenel Genç, gündemden düştü diye mi,
Büyükşehir davası, 24 Ocağa ertelendi, meydanlarda Adalet İstenemiyor,
Çete Kitabı istenilen ilgiyi görmedi,
Aziz Başkan’ın bir şekilde gündem oluşturup, gündeme oturması gerekiyordu, İZELMAN ihalesi can suyu oldu.
Bu tür ihalelerde, belediye gerçekten kendi şirketinin almasını istiyorsa, bu konuda insanları mağdur etmeden, kararlı bir şekilde, çözme amacını taşıyorsa, kapalı zarf usulü yapılan ihale sonrası, ihaleyi açık eksiltme ( pazarlık ) yöntemine çevirip, zararına da olsa, hiçbir tartışma olmadan ihaleyi İZELMAN’ın almasını sağlayabilirdi.
Bu olayda bazıları çıkıp İZELMAN niye zarar etsin diyebilir.
Ancak belediye şirketleri zaten zarar ediyor, belediye her yıl bu şirketlere, sermaye artırımı yoluyla maddi destek veriyor. Son meclis toplantısında, belediye şirketlerinin zararı konusunda Yusuf Kenan Çakar’la, Sırrı Aydoğan arasında geçen diyalog yerel medyada geniş bir şekilde yer almıştı.
Kısaca belediye, bu ihaleyi gerçekten tartışmasız, çalışanları ve İzmirlileri, strese sokmadan İZELMAN Şirketine isteseydi verebilirdi.
İZELMAN’a belediye yıllık 50 milyon yerine, 60-65 milyon sermaye artırımı yaparak sorunu çözebilirdi. Ama ne yazık ki böyle yapılmadı.
Akla gelebilecek soruları sıralarsak,
1) İhale komisyonu, bu yöntemi bilmiyordu, (Yılların Eshot’çusu Genel Müdür Faruk Alçelik’in bu konuyu bilmemesi akla mantığa uygun gelmiyor)
2) Birileri Eshot Encümenine, önce atı kaybettirip sonra eşek buldurmasıyla birilerinin yetinmesi gerektiği mesajını mı verdirtmek istedi?
3) Böylesine bir ihale sonrası dirençli bir sendika olan DİSK ve GENEL İŞ bir dahaki toplu sözleşmede, Aziz Kocaoğlu’nun 2 yıldır telaffuz ettiği “ sıfır zam “ önerisine dolaylı kabule mi zorlandı?
4) Daha önceki yazılarımda, belirttiğim gibi, belediye şirketlerinde deneyimli eski personellerin çıkartılması operasyonunun hızlandırılması ve bu konudaki GENEL İŞ SENDİKASININ karşı direncinin kırılması mıdır.
5) Bir süredir işçi personeliyle gittikçe arası bozulan Aziz Kocaoğlu’nun böyle bir yöntemle kurtarıcı gibi arasının düzeltilmesi mi?
Bu sorularımın hepsi benim olduğu gibi birçok İzmirlinin de kafasına takılan soruların, ortada olan bölümünü sizlerle paylaşmaya çalıştım.
Bir haftadır ihaleyi İZELMAN ihaleyi kaybetti haberleri çıkartılıp, sendikanın eyleme zorlanması değil midir?
İhaleyi alan şirketin, doğrumu değil mi, iyi bilmiyorum “ Deniz Feneri Derneği” ile ilişkilendirilmesi ve yazımın baş kısmında belirttiğim komisyonun adına, basiretsizlik mi, beceriksizlik mi, iş bilmezlik mi ya da unutkanlık mı diyeceğim, (Tabii ki belediye üst yönetiminin, çünkü Eshot görev dağılım şemasında doğrudan başkana bağlı görülüyor)
Gözden kaçırılması ve hiç dile getirilmemesi ne kadar manidar değil mi?
İnternet yerel haberlerinde, Serdar Öztürk “ El feneri versek uyar mı?” Mehmet Ali Çavuş “ İzelman’da ölümü gösterip, sıtmaya razı etme oyunu” adlı yazılara bir göz attığınızda, benim yazdığım şıkların bir kısmını internet medyasında yazan yazarlardır.
Ancak güçlü yerel medyasıyla övünen Ege ve İzmir ekleri çıkaran yazılı basın organları da bu konuda araştırıcı ya da eleştirisel bir yazının yer almaması beni yeniden göreve davet etti.
Bu sorularıma Eshot Genel Müdürlüğünden yazılı bir cevap beklemekteyim.
Eshot Genel Müdürü Faruk Alçelik 21-22 Şubat 2013 tarihleri arasında yapılacak “İzmir’in toplu ulaşım sorunu” adlı konferansında sözlü olarak benim sorularıma muhatap olmak istemiyorsa eğer, bu yazdıklarıma mutlaka cevap vermelidir.
Son sorum Aziz Başkan’a çalışanları ve İzmirlileri bu kadar germeye değer miydi? Madem ihaleyi iptal edebiliyordunuz da neden daha önce yapmadınız?
Tansaşlar Yeşil alanlardan, sosyal donatı alanlarından çıkartılarak gerçek sahiplerine verildi haberleri neden yerel medyada yer almıyor?
Ertan Sayın’ın kaleme aldığı “ Bizim BİT'lerin kaderi midir hep zarar etmek” yazısını hayret ve şaşkınlıkla okudum. Ertan Beyi canı gönülden kutluyorum.
Aziz Başkanım beni görmezden gelebiliyorsunuz da Ertan Sayın’ı görmezden gelemezsiniz değil mi? Hani bizim belediye en borçsuz belediye idi? Burada bir hesap hatası var mı yok mu? Siz nasıl kendi özel şirketlerinizi büyütebildiniz de vergi şampiyonu oldunuz? Niye aynı çalışmayı İzmir büyükşehir Belediyesi için yapmıyorsunuz?
Gelecek yazılarım bir hayli enteresan olacak, yazmadan yapamıyorum ne yapayım, üzgünüm yine birçok deşifrelerim olacak!
BİR DEVLET ADAMI KERAMETİ KENDİNDE GÖRMEYE BAŞLADI MI DEVLET ADAMLIĞINI YİTİRDİ DEMEKTİR. HİÇ KİMSE HİÇ KİMSEDEN DAHA AKILLI DEĞİLDİR. BİRLİKTE HERKESTEN DAHA AKILLIYIZ. MİLLET VE DEVLET İŞLERİNDE HERKES HERKESE YARDIM EDECEK VE HİÇ KİMSE BUNDAN İFTİHAR PAYI ÇIKARTMAYACAK DÜSTUR BUDUR.
M. Kemal ATATÜRK