29 Ekim 2012 Pazartesi

Ordinaryüs Profesör

Ordinaryüs Profesör
Aziz Başkan bayram mesajında, personeline, “Daha çok çalışmalıyız" demiş. Anlaşılan o ki yeterli çalışılmadığını kedisi de biliyor...!

Belediyeye yapılan operasyon için de, "Hepimizin malumu olduğu üzere, eski tas eski hamam ”

Sayın Başkan ben bu söyleminizden bir şey anlamadım.

Ardından da , “ Zaten biz de, bütün arkadaşlarımız da belli konularda doktorayı, doçentliği, profesörlüğü geçti. Devam edecek bu işler. Bildiğiniz gibi çalışmamızı, başından beri nasıl yasalara-kurallara uygun yapıyorsak, bu şekilde devam edeceğiz. Orada bir sıkıntı yok. Yorumlardan bir şey tutturulmaya çalışılıyor. Onunla ilgili de hukuki mücadele yapılıyor."

Hangi yorumlardan bir şey tutturulmaya çalışıyor? İddianameye yorumlar üzerine mi hazırlanmış, yoksa İçişleri Bakanlığı Müfettişleri'nin size kinleri vardı da art arda soruşturma izinleri verilmiş.

Bana kalırsa siz bu davalarda “Ordinaryüs Profesör” olursunuz!
Sırrı Başkanım da, bayramlaşma mesajında, “Yeşil alanları satıyorlar” demiş.

Sen çok yaşa Sırrı Başkanım, ne güzel kalbinden geçenleri söylemiş. Ardından da eklemiş.

İzmir’de yeşil alanlar satılıyor. Yeşil alan satılır mı? Ağaçlandırılacak alanlar satılıyor.

Sırrı Başkanım Ekim Meclisi'nde, Aliağa liman arkasındaki 740 dönümlük orman alanını sizler imara açmadınız mı? Karşılığında 500 dönümlük orman yetiştirilecek diye. Nereden bulunacak 500 dönümlük bir alan?

Yer belirlediniz mi?


Sırrı Başkanım devam etmiş. “Ben böyle bir kepazeliği ilk defa görüyorum. Seçimlere kadar vatandaşa bunları anlatmamız lazım. Bizim savunamayacağımız belediye başkanımız yok”

Hakikaten Sırrı Başkanım İzmir, İzmir olalı böyle kepazelik görmedi!

Yeri gelmişken sorayım, Sırrı Başkanıma Karabağlar Belediye Başkanı Sıtkı Kürüm inşaat mühendisi değil mi? İnşaatta hesaplama hatası yapması mümkün de değil, peki nasıl olur da, ruhsata aykırı bina yapabilir? Bundan dolayı da inşaatı mühürlenir. Yarın vatandaşın binasını yıkmaya gittiğinde vatandaş “ önce sen kendi evini yık sonra bana gel” demez mi? Narlıdere Belediye Başkanı da Sıtkı Kürüm’ün ruhsata aykırı villasından soruşturma izni almadı mı?

Şimdi meydanlarda AK Parti belediyeleri kıskaç altına aldı, müfettişlerden çalışamıyoruz mu diyeceksiniz?

Neyse biz bayram mesajlarını bir kenara koyalım, gelelim imar konularına,02.10.2012 tarihinde İzmir Büyükşehir Belediyesi Bilgi edinme birimine yazı yazdım.

CHP Milletvekili Mehmet Ali Susam’a ait olan Buca ilçesi Kırıklar Köyü 4 pafta 109 parselde 40 dönüm yeri 04.09.2003 tarihinde alıp, yapı izni olmayan mücavir alan ve üstelik baraj havzasında bulunan yere inşaat yapılmıştır. Bu yerin baraj havzasında olması sebebiyle 5403 sayılı yasa kapsamından yararlanması da söz konusu değildir. 20.06.2004 Tarih ve 2005127 İZSU 35.55.5109 sayılı İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından, 2004256 sayılı yapı tatil zaptı düzenlenmiş bu tatil zaptının akıbeti ne olmuştur? Tüm bu konuların tüm detayları ile birlikte bilgi edinme kapsamı ile yollanması.

İmza Nivent Kurtuluş.

Bu yazımı değerlendiren, İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Serpil Baran, İZSU Genel Müdürlüğü'ne, yasal süresinde tarafıma bilgi verilmesi istemiş.

İZSU Genel Müdürü imzalı gelen yazıda ise;

İlgi (a)yazı ekinde bulunan başvuru formu ile Mehmet Ali Susam’a ait Buca İlçesi Kırıklar, 4 pafta 109 parsel üzerinde bulunan kaçak yapının akıbeti hakkında bilgi istemektedir. Diye başlayan yazıdan anlaşılacağına göre Sn vekilimize ait binaların kaçak olduğu anlaşılmaktadır.

Yazının devamı oldukça uzun olduğundan önemli kısımları sizinle paylaşmak istiyorum. Havza yönetmeliğine göre kısa mesafeli koruma alanları üzerine kurulan yapıların yıkımını İZSU tarafından yapıldığı. Orta ve Uzun mesafeli koruma alanında olan yapıların ise ilçe belediyesi tarafından yapılacağı belirtilmiş ve bu konuda 23.06. 2004 tarih, 5109 sayı ile Buca Belediyesine iletildiğini söylüyor.

Yazının ekinde ise İZSU Genel müdürlüğünden 23.Haziran 2004 tarihinde, Buca belediyesine yolladığı yazıyı da koymuşlar.

Ayrıca tarafıma gelen ekli yazıda, İzmir Büyükşehir Belediyesi İmar denetim Ekibi, Kaçak inşaat duyuru belgesinde ise, benim dışımda suç duyuru yapan kişinin başvuru formunu da yollamışlar.

Bütün bu yazışmalardan, anlaşıldığına göre İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü üzerine düşen ne varsa yapmış gibi görünmekte.

Bütün bu yazıları ince, ince okuduktan sonra İZSU Genel müdürü Ahmet beyi aradım, tüm nezaketiyle tüm sorularımı cevapladı, Buca İlçesinde olan bu yapının belediyesince işlemlerin yapılması gerektiğini anlattı.

Ancak elimdeki evrakları bir kez daha detaylıca okuyunca gözümden kaçan bir unsurun olduğunu fark ettim.

İZSU’nun yazısında, “ruhsata bağlanabilecek konumda ise idaremiz görüşünün alınması, ruhsata bağlanamayacak ise 3194 sayılı imar kanuna göre yasal işlem yapılarak sonuçtan idaremize bilgi verilmesi için, konu 23.06.2004 tarih ve 5109 sayılı yazı ile Buca Belediyesine iletilmiştir”

Eğer ruhsata bağlanacak konumda olsaydı, İZSU Genel Müdürlüğü tarafıma şu sayılı yazı ile ruhsata bağlanmıştır derdi.

Demek oluyor ki ruhsat için İZSU bir görüş vermemiş.


Rahmetli Ahmet Piriştina başkanlığında alınan meclis kararında ise,

14 mart 2002 Tarihinde “ Tahtalı Baraj Havzası Yönetmeliği Meclis'te Oy Birliği ile Onaylandı”

İmar da sınırlı, Havza içindeki köylerde bu şartlarla en fazla 250 metrekare ve iki katlı yapılar olabilecek. Bunlar da ancak İZSU'nun izni ile yapılabilecek.

Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Piriştina, Tahtalı Barajı'nın korunmasının kendileri açısından birinci derecede önem taşıdığını belirterek şöyle konuştu “Kimse itiraz edemez”

Ne güzel söylemiş rahmetli başkanımız, yaşasaydı böyle olaylar yaşana bilir miydi? Allah gani, gani rahmet eylesin, sözde değil özde Büyük Başkanmış.

İddialara göre Mehmet Ali Susam’a ait ev, malikâne denilmekte, müştemilatta yapılmış. Sözün özü 250 metrekare çoktan aşılmış. Ne diyeyim Allah içine sindirsin!

Tahsin Güzel ise, defalarca bu konuyu köşesinde kaleme almış,
“CHP İzmir Milletvekili Susam Beyefendi Buca da ki kaçak yurdu ve Buca ilçesi Kırıklar Köyü dört pafta 109 parselde kayıtlı 40.060 m2 yapı izni olmayan baraj havzası ve mücavir alanda 650 m2 de orman alanını da içine katarak 40.710 m2 üzerine ruhsatsız kaçak yaptığı saraya hangi belediyeler göz yummuştur, araştırın. O bölge de köylülerin alet edevat koyduğu barakalar yıkılırken bir çivi çaktırılmazken hangi güç bu yapıya izin vermiştir?”

Diğer bir yazısında ise,

“Milletvekilinin mücavir alanda söz konusu kaçak binasına 20.0.6.2004 tarih ve 127 İZSU 35/55/5190 sayılı İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ tarafından 2004/256 sayılı tatil zabıtı düzenlenmesi, yine 01.03.2005 tarih ve 2005/392 sayılı encümen kararı ile yıkım kararı alınması 3154 sayılı yasanın 40. maddesi gereğince de para cezası verilmesi ve aynı yıl başkanlık olurunca yıkım kararı alınmasına rağmen hangi yetkili o sırçalı sarayı meşrulaştırmış”

Bu konunun tam takibini yapmaktayım, Buca belediyesini de aradım elbet gereğini yapacaklardır, diye düşünmekteyim.

Bayram sonrasında bu konuyu enine boyuna takip edeceğim ve sonucunu sizlerle paylaşacağım, hiç merak buyurmayınız.

Sevgili okurlarımın bayramlarını canı gönülden kutlarım, bayram boyunca maillerimi tek, tek değerlendireceğimden maillerinizi bekliyorum.

*

İddialara göre Aziz Kocaoğlu ile Alaattin Yüksel'in arasına kara kedi girmiş... Yakında tüm kedileri gündemime alacağım...!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder