3 Şubat 2012 Cuma

MUHARREM DERBENTOĞLU BENİ ŞİKAYET ETMİŞ

Muharrem DERBENTOĞLU beni şikayet etmiş...!
Bu ne yaman çelişki...

28 Ocak 2011 cuma günü, Organize Şubeye (CMK. 250 MD. İle Yetkili) Soruşturma No; 2011/678 sayılı talimatları doğrultusunda, ifade vermeye gittim.

Hani seçim ofislerine giden kumanyalardan dolayı şu an cezaevinde tutuklu bulunan Muharrem DERBENTOĞLU şikayet etmiş; Cem Kiraz ile birlikte örgütlü hareket etmekten. Sevgili Sinan Kara’da bu örgüt faaliyetine gazetesinde, yer verdiğinden onun da ifadesi istenilmekte iken yazılarımın tamamen kendimin mesul olduğunu bildirdiğim için örgüt kapsamından çıkmış olabilir!

İfademde de belirttiğim gibi, “ Bana sormuş oluğunuz Muharrem DERBENTOĞLU isimli şahısı tanımam, bu şahsı bu zamana kadar ne gördüm, ne de kendisi ile konuştum, ya da karşılaştım, kendisine karşı dolayısıyla bir husumetim olamaz.

Seçim öncesi seçim ofislerine giden kumanyaların halk tabiriyle giydirmenin hikayesi eğer uydurma ise, o zaman,
İzmir Valiliği'ne yapmış olduğum suç duyurusunu değerlendirdikleri için atadıkları muakkip, Milli Eğitim Müdür yardımcısı M .G de Örgüt Üyesi,Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'ndan atanan iki müfettiş, Muharrem DERBENTOĞLU için "Görevi Kötüye Kullanma" suçu işlediğine dair rapor tuttukları için, örgüt üyesi, "Özel Yetkili Savcı" bu suç duyurusunu ciddiye alıp teknik takip başlattığı için "Örgüt Üyesi" mi dir?

Eğer bu kadronun içerisinde "Örgüt Üyesi" isem ne mutlu bana...

Bu asılsız isnat, belediyeye yönelik iddianameyi başka yönlere çekebilmek için, oynanan basit bir oyun niteliğindedir...

Bu olay da gösteriyor ki, sayın zanlılar çok zor durumda... O nedenle pirenin yağını hesap ediyorlar ama nafile...

Organize şube çıkışı ilk işim "Emlak Ofisi'ne gitmek oldu, yıllardır mücadele ettiğim yeri satışa çıkardım, İzmir ilinde yatırım yapmanın ne kadar boş olduğunu ağır bir şekilde yaşayarak öğrendim.

İzmir’in, İzmirliye değil dışarıdan gelen yatırımcıya kapıları açık...

Veya başka bir sırrı var, onu da ben bilmiyorum!

Bir insanın parasını çalabilirsiniz, bir süre sonra toparlar.
Çalınan hayallerse eğer, işte o zaman toparlanamaz.

Bakarsınız bir ay içine satılır, dönerim ya Ankara’ya yada Amerika’ya, gidene kadar burada bu köşeden yazmaya devam. Ben gidince devemi keserler, lokmamı dökerler bilemem ama gittikten sonra bir kere bile gelmeyi düşünmüyorum...

Doğup, büyüğüm güzel İzmir’e İzmir Vapurları, yine gündeme düştü, bu konuyla ilgili haberlerim var...

Hani Lizbon’a gidip, Kompozit vapurları incelemişler ya...

Pardon ama Portekiz'de yolcu taşımacılığın da kullanılan karbon gövdeli tekne yok ki.

Yakında tüm detaylarıyla birlikte İZFAŞ A.Ş'nin 31.12.2010 tarihinde Sompo Japan Sigorta Şirketi kanalıyla yanılmıyorsam 40.000.000 TL sigorta işlemi gerçekleştirilmiş, bu sigorta şirketinin temsilcisi de, CHP İzmir Milletvekili Alaattin YÜKSEL'miş, hatta 4. defadır sigorta işlemi yenilenmiş. Bu iddialar doğru değil ise elbet tarafıma düzeltme gelir ve yayınlarım doğrusunu. İBB'nin bilgi edinmesine de bu konu hakkında sorularımı sordum cevabı gelecektir diye umuyorum.

2009 yılında yerel seçim öncesi 'Kent Ekmek Fabrikası'na alınan kasalı araçlarda, YÜKSELİŞ den alınmış, hem de ihalesiz. Elbet bu iddialara da bir cevapları olacaktır.

Gelecek yazımda hangi bilgisayar firması, hangi temizlik şirketleri ilçe belediyelerinden iş alıyormuş onları masaya yatıracağım...

CHP Genel Merkezi ve İzmirliler bundan sonra gerçeklerle yüzleşsin...

İzmir'in parasını kimler bölüşüyor? İzmir Halkı'nın cebinden çıktıktan sonra kimlerin kasasına rant olarak dönüyor bilmeleri hakları...

Ölmeden durmak yok...

İzmir'in "temiz iş" organizatörlerini sizlere arz edeceğim...

Beğenirseniz belediye başkanı yaparsanız, beğenmezseniz milletvekili...

Tercih İzmir Halkı'nın...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder