16 Mayıs 2012 Çarşamba

İzmir Karşıyaka Stadı - 1

İzmir Karşıyaka Stadı - 1
Karşıyaka Mavişehir’de yapılmak istenen stat projesi ile ilgili yazacağımı söylemiştim, söz verdiğim gibi karşınızdayım.

Ben bildiğiniz üzere Karşıyaka doğumluyum, dolayısıyla Karşıyaka’ya yapılan stat öncelikle beni sevindirir ve gururlandırır. Ankara’da yaşadığım yıllarda nerelisin denildiğinde, 35,5 yani Karşıyakalıyım derdim gururla.

Gelelim konumuza, Bahse konu araziyi kim satmış?
TOKİ

Kim almış?
Ali İhsan Kaya

Bu arazi kaç dönüm?
98 dönüm.

Toki’den alınan araziye ne ödenmiş?
10 Milyon TL

Toki’den alınan bu arazi için peşin ödeme mi yapılmış?
Hayır, beş yıl içinde ödemeli.

Şimdi gelelim Ali İhsan Kaya’nın açıklamalarına,” benim talebim 24 dönüm alanın bağış karşılığında konut imarına açılmasıdır. Geri kalan araziye yüksek oranda vergi ödüyorum, bu da beni zor durumda bırakıyor. Domates bile ekemediğim arazi için sürdürdüğüm mücadele devam ediyor.”

Allah aşkına size silah zoruyla mı bu araziyi aldırdılar? Siz iş adamısınız elbet rant sağlamayacağınız bir araziye bu parayı ödemezdiniz değil mi?
İstemiş olduğunuz, 24 dönüm arazi ve yanılmıyorsam 30.000 metre kare inşaat ruhsatlı bir arsayı bu paralara alabilir miydiniz?


Gelelim sizin 24 dönümcük istediğiniz arazinin geri dönüşümüne bir bakalım isterseniz...

30.000 metre kare inşaat ruhsatı alan kişi; 100 metrekareden, 300 Daire yapar.

Mavişehir’de etrafında alışveriş merkezi olan, stada yakın ayrıca spor kompleksleri olan bir yerde herkes oturmak ister herhalde, dolayısıyla kapış, kapış gider değil mi?

Tanesini, ortalama 500.000 Dolardan sattığınızı varsayalım, toplam 150.000.000 Dolar etmez mi? Bende domates ekemeyeceğim yere bu paraları verir, paşalar gibi de yılda bir milyon emlak vergimi verirdim.

Gelelim Ali İhsan Kaya’nın diğer açıklamalarına;

“Ben İzmir’de bu konuyu gündeme getirdiğimde, hakkımda asılsız iddialar ortaya attılar. Benim PKK’ya destek verdiğimi bile söyleyenler oldu. Ben sivil toplum kuruluşları ve derneklerde yöneticilik yapıyorum. Böyle bir şeyin söz konusu olmadığını anlatmama rağmen dinletemedim” dedi.

Peki, neden, bu yazıları yazan kişiyi yâda kişileri mahkemeye vermediniz? Çok merak etmekteyim.

“Yılda 1 milyon liranın üstünde vergiyi ben nasıl ödeyeceğim? Bana rant sağlamayın, sadece hakkımı verin. O araziyi TOKİ’den almam suç oldu. Zorla almadım ama aldığıma da pişmanım” ifadelerini kullanmışınız. Madem pişmansınız, ben bu araziye talibim domates bile ekemediğiniz yere, ödediğiniz üç yıllık emlak vergilerinizi de ödemeye hazırım ne dersiniz? Gelin anlaşalım, siz de pişman olduğunuz dertten kurtulun.

Nasıl olsa bu stat olmasa bile Büyükşehir Belediyesi burayı imara açtığında, yol, park için bile istimlâk bedeli olarak nereden bakılırsa 49 milyona yakın bir parayı ödeyecektir.

Üzerinde birçok spekülasyonlar olan bu arazi için, Büyük Başkan Kocaoğlu neler demiş, bir bakalım:

“ Ortada bir kriz var. Bu krizi izliyorum. Mavişehir’deki alan kamuya terk edilsin. Orası yeşil alan olsun vatandaşlar kurtulsun diye niye çalıştık. Birisi bunu izah etsin. En büyük rant Konak Meydanı’nda. O zaman Konak Meydanı’nı pazarlayalım” ifadelerini kullanmışınız, tamamen size katılıyorum.

Saat bile günde iki kere doğruyu gösterirmiş,

Bu stad yapılacak alanda, İZSU’nun iki deresi geçiyor. Birisinin üstünü kapatılarak diğerinin ise yönü değiştirilerek stat alanı yaratılmaya çalışılması ne kadar doğrudur? Sayın başbakanımız dere kenarlarına inşaat yapmanın sakıncalarından sürekli bahsederken, sizler nasıl olur da, bu alana stat yapmayı düşünürsünüz?

Bu konu hakkında daha yazacak çok şey var gelecek yazımda devam edeceğim.

Kamulaştırmalarla ilgili birçok bilgi belge elime ulaştı onlarla da ilgili yazacağım.

Yaşar Üniversitesi'nin Çevre Şehircilik Bakanlığı'ndan onanan planı hayırlı olsun, ancak benim anlayamadığım, iddia edilen maillere göre, Yaşar Holding’in üniversite yanında olan 100 dönümlük yeri neden üniversite için kullanmaz da burayı alışveriş merkezi olarak 110 milyon Euro’ya satışa çıkarır işte bunu anlayamıyorum. Bu konuyla ilgili epey maillerim birikti. Bildiğiniz üzere Koskoca Yaşar Üniversitesi tadilat ruhsatıyla yapılmıştı. Bu nasıl bir çifte standarttır. Bu konu hakkında uzun, uzun yazacağım.

Bir okuyucumdan gelen, Gaziemir Belediyesi ile ilgili mailli isimsiz ve yorumsuz yayınlıyorum, noktası virgülüne dokunmadan.


“merhaba... büttün yazılarınızı dikkatle takip ediyorum bir çok insanın bildiği ancak konuşmaktan imtina ettiği konuları dile getiriyorsunuz bu cesaretinizden dolayı sizi kutluyorum.Gaziemir Belediyesi ile ilgili birkaç kez size yazmaya çalıştım bazı bilgileri sizinle paylaştım,işte size yeni bir bilgi daha gaziemir de salih işgören tarafından yaptırılan okulun inşaatı sırasında temelden çıkan harfiyatlar temeli kazanlar tarafnda inşaat alanının yanındaki tarlaya depo edilmiş ve orada kalmış inşaat sıarsında sesini çıkarmayan tarla sahipleri inşaatın bitmesine az bir zaman kala konuyu yargıya taşımışlar ve yüklüce bir miktar tazminat almışlar.İşin ilginç yanı bundan sonra başlıyor...eski yönetim okul yerini ayarlamış eski belediye başkanı hayırsesver salih işgörenle görüşerek okul yapım sözünü almış ve sayın başbakanın izmir ziyareti sırasında protokol imzlanmış ve iş başlamış.Harfiyat başlamış hemen yan taraftaki tarla kullanılmaya başlamış tarlanın sahibi kim şimdiki belediye başkanının teyzesi.Teyzeye akıl veriyorlar git şikayet diye o da şikayet ediyor daha inşaat bitmeden git dava aç diyorlar o da dava açıyor epeyce yüklü bir miktar(fısıltı gazetesinin haberine göre 165000 tl civarında)tazminat alıyorParayı ödeyen gaziemir belediyesi başkan teyzesine kıyak yapıyor.Araziyi saymaya kalksa o parayı etmez imarsız kuş uçmaz bir yer.Olay ortaya çıkıp konuşulmaya başlanınca başkan bey telaşlanıyor ilgili birimlere talimat veriyor yapılan ödemeyi rücü ettirecek bir günah keçisi arıyorlar.Okul yapım işiyle ilgisi olmayan belediye teyzeye tazminatı ödüyor oysa okulun ihalesini yapan kim,okulu yapan müteahit kim,denetleyen kim hiç araştırılmadan hiç kimseye sormadan apar topar iş halloluyor”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder