BU KADARINA PES

Çürük Elmacı / Nivent Kurtuluş
Bu Kadarına da PES!


Öncelikle yazdığım yazıların tüm sorumluluğunu, üstlendiğimi ve yazılarımdan doğacak kanuni sorumluluklarını da peşinen kabul ediyorum, Ege'nin Sesi'ne ayrıca teşekkür ediyor, yazılarıma sansür uygulamadığı için her ne kadar reklamları kesilse de DOĞRU VE İLKELİ HABERCİLİK yaptığı için burada yazmaktan da ayrıca onur duyuyorum.
Buradan Aziz Kocaoğlu'na hatırlatmak isterim;
Sayın Başkan Danıştay’daki var olan bu dosyaları, kendim uydurmadım. Her vatandaş gibi Danıştay Dosya Sorgulama menüsünden büyük bir sabırla araştırdım. Ben yer aldığım EGE'NİN SESİ GAZETESİ'NDE sizin vatandaşla paylaşmadığınız soruşturma dosyalarınızı gündeme getirmiş olmam sizi oldukça rahatsız etmişe benziyor. Basın ve Halkla İlişkiler biriminiz soruşturma yok diye ikinci tekzip yazısını yollamış. Peki o zaman düzeltiyorum bu dosyalarda soruşturma iznini hukuk filonuzla kaldırmış olmanız hakkınızda soruşturma açılmadığını göstermez değil mi? Ayrıca bu soruşturma dosyasının oluşması öyle kolay olmadığını sizde bende, biliyorum. Ancak okuyucuları aydınlatmak amacıyla bu mahkeme, dosyaları nasıl oluşabildiğini, madde, madde sıralayacağım.
* Vatandaşın biri ya da her hangi bir kurum Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusu yapacak.
* Cumhuriyet savcılığı önce değerlendirecek, gerek gördüğü halde, Mahalli İdareler Birimine yollayacak.
* Mahalli İdareler birimi önce kendi muakkiplerine inceletecek oradan gelen rapor doğrultusunda, inceleme gereklidir kararı çıkarsa, eğer. Mahalli İdareler İl Müdürlüğü İçişleri Bakanlığından Mülkiye Baş Müfettişi istek yazısı yollayacak.
* İçişleri Bakanlığı Mülkiye Baş Müfettişleri soruşturma yapacaklar, Başkanının hukuk filosu hemen meclis üyelerine hazırladığı savunma metinlerini imzalatacak, ağız birliği olsun diye. Bütün bunların ardından eğer hala soruşturmaya değer bir usulsüzlük, var ise soruşturma izni verecek.
* Verilen soruşturma izni karşısında Başkan hemen yayınladığım Danıştay dosyalarında yer alan davaya yine hukuk servisinin yoğun çalışmaları sonucunda ya itiraz kabul ya da ret olacak.
Benim bu dosyaları yayınlamam bundan ibaret sizlerin ne gibi hukuk savaşı verip itirazlarınızın değerlendirildiğini bilemem siz, biz bu dosyadan dolayı yargılanıyoruz demediniz ki bizler bilelim,.Belediyeden basına olumsuz olaylarınızı ya da soruşturmalarınızı aksettirmiyorsunuz ki bizler, sizin ağzınızdan yazalım. Müfettişler geldiğinde bile rutin soruşturma diye geçiştirende sizler değilmisiniz.
Peki, Sayın Başkanım Basın ve Halkla İlişkiler biriminiz madem bu kadar duyarlı, Benim yazdığım yazıların “BASIN AHLAK İLKELERİ İLE ASLA ÖRTÜŞMEMEKTEDİR” diyebilmekte. Peki sizin verdiğiniz ve tutamadığınız sözler hangi İLKELERLE ÖRTÜŞMEMEKTEDİR? Vatandaşı bilgilendirmek için. soruşturma dosyalarını PARDON soruşturmanın ret olup olmadığını, ya da Ankara’dan müfettişler geldiğinde Ey Vatandaşım benim bir, usulsüzlüğüm şikayete, konu olmuş Allahın İzniyle bunu bertaraf edeceğim, kapımdan geçirmediğim meclis üyelerine hemen bir kahvaltı düzenleyip, ellerine hukuk filomuzda bulunan avukatların hazırladığı savunmaları dağıtıp, hatta meclis üyelerinizin isimlerini soyadlarını yazdığımız, savunma kağıtlarını hemen oracıkta imza altına alacağım ki sonra kendi savunmalarını hazırlayıp bize davayı kaybettirmesinler, diye Kamu oyunu bilgilendirme yazısı yolladınız da biz mi yayınlamadık,.şimdi tutmuş biz bu yayınladığınız dosyalardan aklandık diyebiliyorsunuz, İzmir Halkı size niye soru soramıyor asıl siz bunu açıklayın.
İzmir üçüncü Büyük Şehir değil mi? yoksa ben mi yanılıyorum. Büyük Köy İzmir diye internet sitesi açılmış ne kadar doğru bir terim neden mi? Birkaç saatlik yağmura teslim oluyoruz,.Expoya böyle mi aday oluyoruz ha Başkanım .
Bu gün Hatay Caddesini açamadınız hani bundan bir ay önce kendi ağzınızdan bildirmediniz mi? 31 Aralık 2010 da açılış için, randevu vermiştiniz ne oldu? Siz gerçi İzmir işlerinden çok Kurultayla ilgilendiniz size artık İzmir Küçük geliyor. Halka verilen söz tutulmalı biz sizlerden tekzip yazısı istiyormuyuz? Hatay esnafı iflas etti ama sizin Danışman Arazisi, Bayisi olduğunuz Giraud Ailesi, Narlıdere İmar Planları, her nedense geçikmeden tıkırında ilerledi.
Bir günde iki kere yazma zorunluluğu getirmenizden dolayı size kızgınım, oysa ben bu gün Bornova Buz Pateni sahası ile ilgili önemli bilgileri bir takım kişilerle paylaşacaktım ve randevu saatime gidemedim. Olsun, Koskoca Başkan verdiği, 31 Aralık 2010 Tarihini öteleye, biliyorsa, ben yarına ertelemişim çok mu .
31 Aralık 2010 Tarihinde açılamayan Hatay yolu için çok güzel Bonus vermişiniz, tebrikler Başkanım Hatay kaldırımlarını Küp Granitlerle kaplayacakmışsınız, Bu Küp Granitlerin parasını siz kendi öz bütçenizden ödemeyeceksiniz herhalde. Bu para İzmirlinin parası siz önce dere ıslahlarını yapın, ne dersiniz. Orta gelirli bir aile bile bırakın evinin tümünü banyosunu bile kaplayamazken siz nasıl olurda koca caddeleri kaplarsınız? Yapmayın, sayın Başkanım Hatay Esnafı Küp Granit falan istemiyor, STABİL yola bile razı artık.
Siz okuyucularımdan bir kez daha özür diliyorum. Biliyorum bana yolladığınız dosyaları açmamı bekliyorsunuz, ben hala İzmir Büyükşehir Belediyesi Basın ve Halkla İlişkiler birimine cevap yazmakla sizlerin köşesini çalıyorum. Tekrar ediyorum bu yayınladığım Danıştay Belgelerinden, birebir ben sorumluyum , bu dosyaları Danıştay Dosya sorgulama sitesinden çıkartın ya da her bir aklandığınız dosyayı İzmir Halkıyla paylaşın ki ben yazmak zorunda kalmayım.
Sözlerimi Rene Descartes’in özlü sözüyle bitiriyorum
“ YAŞLI İNSANLAR HERŞEYE KARŞI ÇIKARLAR, TARTIŞMAYI SEVERLER, MACERAYI SEVMEZLER, ÇABUK PİŞMAN OLURLAR, BİR İŞİ, NADİREN ZAMANINDA BİTİRİRLER VE FAZLA BAŞARILI OLMAK İSTEMEZLER”
Sevgiyle Kalın
ÇÜRÜK ELMACI